28 Kasım 2013 Perşembe

TÜM ZAMANLARA DOĞRU "GERÇEK AŞK" OLSUN.


Aldatılma… (Psikologlar “sadakatsizlik” demeyi tercih ediyor.)
1.       Aldatmayan erkek var diyorlar fakat ben görmedim. Siz gördüyseniz beni bulun.
2.       Erkek seks için, kadın aşk için aldatır.
3.       Aldatma evlilikte 3.5 yıl dolduktan sonra görülebilir.
4.       Erkek aşıksa da seks için yine de aldatabilir.
5.       Çok iyi seks yapmanız kesinlikle aldatılmayacağınız anlamını taşımaz.
6.       Başka kadınları vurgulamak erkeğe; “beni aldat” demektir, önermem.
7.       Aldatan sadece kendini aldatır; madem birşeyler eksik orada işin ne?
8.       Aldatmanın türleri vardır; tek gecelik, bir ömürlük ara ara, cinsel odaklı, duygu odaklı, alışkanlık nedeniyle, macera için, merak için, edilgenlikten olabilir…
9.       Aldatılan ve kabule geçen büyük ihtimalle yine aldatılacaktır. Bir kere affedin peki ama ikinciyi affetmek “allah aşkına yine aldat” demenin bir türü gibi oluyor…

10.   Aldatma oranı kadınlarda son yıllarda çok arttı ama saklıyorlar, bu anlamda kadın sinsi ve ketum, erkekse yüzüne gözüne bulaştırıyor.
Aradığınız erkek çok büyük ihtimalle ruhunuzun ihtiyaç duyduğu, sizin gelişiminiz için gereken özel ve sizi yanıtsan biridir. Yeniçağ’ın başındayız ve bu dönemde artık hiç kimse kendine kötülük yapmamalı; bu yeni aşkınız mutlaka sizi yukarıya taşıyacak, derinden besleyecek, size ruhen katkıda bulunacak biri olmalı. 

Her zaman bir ilişkiniz olması gerekmez, bazen kendinizle olan ilişkiniz size yeter. Zamanı gelince ve siz istediğinizde “aşk” sizi bulur, Ayrıca, Melekler zaten her çağırdığınızda sizinle…

Siz özelsiniz, dünyadaki hiç kimse bir diğeri ile aynı değil.
Kimse sizden değerli değil…
Kimse sizi üzemez, buna izin vermeyin…
Kimse size aşkta neyin doğru olduğunu söyleyemez; herkesin kendi aşk doğruları vardır.
Her gün aynaya bakın ve “nefes alabildiğiniz için” şükredin.
Aşk sadece sizi mutlu etmek için var, bunu asla unutmayın.

Aşkta, kendiniz olmayı başarırsanız ilişki sürecektir.
                                               TUĞÇE IŞINSU ile BİREYSEL 
                     "TAROT, GEÇMİŞ YAŞAM ŞİFASI-REGRESYON, MELEK TERAPİSİ, 
     KİŞİYE ÖZEL AŞK-PARA TILSIMI" SEANS RANDEVULARI için mesaj atabilirsiniz:                                 facebook.com/tugce.isinsu, facebook.com/tugceisinsuOFFICIAL

23 Kasım 2013 Cumartesi

HERKES AŞK İSTİYOR, BEDELİNİ ÖDEYEMİYOR...

AŞK, İLİŞKİ, KARMAŞA...

İlişkiniz yeni başladıysa “vaat” etmeyi unutmayın. Size karşı sürüklenmesi için vaatlere ihtiyaç vardır. Ona bir gelecek, mutluluk tablosu, birlikte çizeceğiniz bir yolculuk planı sunun. “Ben geldim ve şimdi seni çok başka bir boyuta taşıyorum…” hissi ona geçsin. Aşk, yani baştan çıkarma ve cazibeli olma aslında içinde değişimi de barınıdır. Ona günlük ve rutin yaşamını tekrar sunmayın; ona yeni, bambaşka, sıradışı ve özlemini duyduğu birşeyleri sunun. Size kapılacaktır. Yeni başlayan bir ilişkide tüm bunların ileride yaşanacağı hissettirilmeli ama hemen hepsi anlatılmamalı. Kısa bir özet ile merak uyandırın, aşırı detaya gerek yok.

Korkak bir baştan çıkarıcı olamaz. İlişkinizde mutlaka yer yer şaşırtıcı, cesur çıkışlarınız olmalı. Yer yer ani manevralar ve beklenmedik tepkiler ile işi süsleyin. Her an beklediği gibi gelişirse ilişkiniz sıradan bir ofis gününe benzer. Renkli biri olun, onun için yaratıcı düşünerek onu etkileyin. Fakat tüm bunları yaparken onun sizin için de birşeyler yapmasına izin verin. Erkekler sözcüklerden değil de davranışlardan anladığı için daha çok, her an verici olursanız bunu yanlış kodlar. Günlük hayat ve her günkü detaylar baştan çıkarıcı değildir, değişimi başlatmalısınız. Israrcı d aolmayın, aklını çelin, etkileyin, sunun ve geri çekilin…

Hayalgücü uçsuz bucaksız bir hazinedir. Bazı konular onun hayalgücüne kalsın, herşeyi yaparsanız geriye hiçbirşey kalmamış hissi uyanır. Ara ara yapacağınız geri çekilmeler onun hayalgücünü devreye sokar. Hayalgücü anlam yüklemeye bayılır. Sizin geri çekildiğiniz anlarda, o sizi olduğunuzdan fazlası sanacaktır. Aşk, çoğu kez bir “sanma” ve “hayal” işidir. Her an fazla yakın olmak büyüyü bozar. Geri çekilebilen kadın, erkeğin gözünde yükselir. Cilveli ve cazibeli olmak arada hiç kendinizi geri çekmeyeceksiniz demek değildir. Kaybetme korkunuzun olmadığını gördükçe size olan hayranlığı da artar. Unutmayın, amacınız uzun vadeli ise, onun size kapılması ve bir yandan da saygı duyması şarttır.

Çoğu insan ilişkinin başlarında çok büyük bir hata yapıp fazlaca talepkar davranıyor, oysa ki asıl gereken, karşı tarafa – söz konusu baştan çıkarmaksa – “ben senin hayalindeki kişiyim” sinyalini verebilmektir. Onun tam da beklediği kişiyseniz size hayır diyemez. Bu rol yapmak ya da kandırmak değil tabi ki, buradaki amaç beklentilere cevap veren doğru kişi olmak. Baştan çıkarmayı çoğu kişi “bak ben ne kadar çekiciyim” demek sanıyor, oysa ki siz ne kadar onun dünyasına girerseniz uzun vadede o kadar onun istediği kişi olacaksınız. Sanılanın aksine ilk başta çok fazla “seksi” sinyaller vermek sizi çaresiz gösterir. Ardı olan derinlikli ve özgüven sahibi bir kadın bunlara ihtiyaç duymaz…

Anlık tepkiler, imalar, saflıkla bezenmiş sürprizler onu sie bağlar. Uzun vadeli bir ilişki planınız varsa mutlaka “saf”, iyi niyetli, fedakar yanınızı ortaya koyun. Saflık bir ilişkiyi öteye taşır. Dünya dikkat ederseniz son yıllarda kaybettiği “masumiyet” duygusunu arıyor. Abartılı ve aşırı yoğun tavırlardan çok iyi niyetiniz sizi cazibeli gösterir aslında. Hele de aşırı seksi ve yoran kadınlardan bıkmış bir erkeğe denk geldiyseniz… Bir erkek dünyaya ilk geldiği anda, ilk kadın olarak annesi ile tanışıyor. Bu nedenle “anne” gibi olun demiyorum ama onun annesinde olan sevgi, şefkat, güven gibi duygular sizden ona geçmeli. Tamamen annesi olursanız da “başka bir dişiye” gider, dozajı iyi ayarlayın.

Ayrıca unutmamanız gereken bir diğer konu; asla tam olarak (aşk-teslimiyet gerçekleşene kadar tabi ki) deşifre olmamaktır. Karmaşık olan merak uyandırır. Merak insanı sürükleyen bir güçtür, sizde merak edilecek bir yan yoksa başta peşinizden gelmez. Sonraları ise size karşı bağlılık göstermek adına peşinizden gelecektir, herkes bir yere birilerine ait olmak ister. Bunu yaparken 1 bütünün parçası olsanız da 2 ayrı kişi gibi de kalamazsanız yeri geldiğinde, ilişkiniz yine çöker. Bireysellik esas olmalı ki, ilişki devam etsin. Birçok çift herşeyi birlikte yaparak “kendi” olmaktan uzaklaşmaya başlar ve bu durum içten içe ilişkinin sonuna zemin hazırlar.

                                            TUĞÇE IŞINSU ile BİREYSEL 
                     "TAROT, GEÇMİŞ YAŞAM ŞİFASI-REGRESYON, MELEK TERAPİSİ, 
     KİŞİYE ÖZEL AŞK-PARA TILSIMI" SEANS RANDEVULARI için mesaj atabilirsiniz:                                 facebook.com/tugce.isinsu, facebook.com/tugceisinsuOFFICIAL

17 Kasım 2013 Pazar

 "olmayacak" dediğin aşkı 
iğne deliğinden de olsa geçirip 
ayaklarının altına seren kitap: 

ONU KENDİNE AŞIK ET               



ONU KENDİNE AŞIK ET/ BÖLÜM 6.   
DANIŞANLARIMIN YAŞADIĞI MUCİZELERİNDEN...

TECAVÜZÜN KARANLIK YÜZÜ VE MELEKLER…
Melek Yüzlü Kadına,
O zamanlar 16 yaşındaydım… Sevdiğim erkek tarafından o kış kasabamızın tenha bir yerinde tecavüze uğradım. İkimizin de ailesi kasabada iyi tanınan kişiler olduğu için onu apar topar büyük şehre İstanbul’a yolladılar. Ondan bir de kızım oldu adını Kader koydum… Kızım evlilik dışı dünyaya gelmişti, 2 yaşına gelince kızımı yani herşeyimi aileler alıp benden kopardı. Hayatımı düzeltmek için hala sevdiğim erkeğe mektuplar yazdım, aracılar koydum olmadı… Ses gelmedi İstanbul’dan…
Suçum sadece çok sevmekti, aldığım darbelere rağmen hala aile olmayı çok istemekti. Her gün camileri dolaşırdım, adak adardım, evde geceler boyu dua ederdim. Bu arada zaman geçti, ben geldim 24 yaşıma, kızım da serpildi büyüdü ama hep benden uzaktaydı ara sıra görüyordum onu. Bir gün İstanbul’dan haberi geldi aşkım başkası ile evlenmişti. Ailesinin beğendiği, ona yakıştırdığı, zengin, kültürlü biri imiş… Öyle duydum, bir kez daha yıkıldım.
Güçlenince kızımı da yanına aldı. Ben 30 kilo verdim ve çok da sağlıklı değilim diye kızımı ara sıra bana gösterdiler, hep yanında olamıyordum. Şimdi O yeni kuracağı ailesine kızımı da katmak istedi. Allah’tan kızım orada huysuzlandı da yine bizimkilerin yanına geri geldi… Hayatı çok sorguladım, bunları haketmemiştim, yüzüm nerede gülecekti… 35 yaşıma geldiğim zaman bu Melekler konusu ile ilgilenmeye başladım. Çaresizdim ve Allah’a sığınmasam, dualar olmasa zaten ayakta kalamazdım. Evde melek köşemi kurup sizin kitaptaki çalışmaları yapmaya başladıktan sonra ilk zamanlar büyük bir gelişme olmasa da içimde bir huzur oluyordu. Hatta bu kitabı doğumgününde kızıma da yolladım. Nisan ayıydı, bir gece tuhaf bir rüya gördüm. Rüyamda Azrail’le buluştum bir deniz kenarında, bana “merak etme böylesi hayırlı” dedi. Sonra bana göğü işaret etti ve ışık olup gitti. Uyandığımda yatakta küt küt kalbim çarpıyordu. Bu rüya kesin bir mesaj için bana gösterilmişti ama iç yüzü neydi…
Bu rüyadan 10 gün sonra hayatta tek sevdiğim erkeğin, bana tecavüz etse de beklediğim erkeğin ölüm haberi geldi… O yaptığı evlilik de yarım kalmış oldu… Bu olayı duyduğum gece o tecavüz olayının yaşandığı mekana gittim. Orada saatlerce ağladım, bir ara içim geçmiş… Uyandığımda orada bir kuş tüyü elbiseme ilişmiş şekilde doğruldum. Bu Meleklerimin bana “güvendesin, herşey güzel olacak” işaretiydi bana göre.
Ertesi gün kızım aradı… Beni sık aramaz, sanki olanlar benim suçummuş gibi bir tavrı oldu bana ilk doğduğu günden bu yana… Benimle çok sıcak konuştu, Melekler ve Dünyanın Kurtuluşu kitabınızdaki altını çizip çalıştığı bölümleri anlattı, hatta bana Melekli bir biblo almış, ondan da söz etti. Bir hafta sonra buluştuk, uzunca sohbet ettik. O günden sonra, babası da ölünce birbirimize tutunmaya karar verdik. Benim kızım bana göre aşk bebeği, kimilerine göre tecavüz bebeği… Onu sevdiğim günden beri yaşadıklarım hep roman gibi, şimdi bu romanın sonunu sizinle ve Meleklerle yazıyorum. Sıra dışı bir yaşam bana uygun görülmüş, takdir böyle imiş… İsyan etmiyorum, aşka da kendimi kapatmamayı sizden öğrendim. Kitabınızdaki çalışmalar bana çok iyi geldi. Kızımın bir arkadaşı zaten sizin danışanınız, yakında biz de geliyoruz seansa, sevgiler…
Sevda Sibel Taşova
                                                 TUĞÇE IŞINSU ile BİREYSEL 
                     "TAROT, GEÇMİŞ YAŞAM ŞİFASI-REGRESYON, MELEK TERAPİSİ, 
     KİŞİYE ÖZEL AŞK-PARA TILSIMI" SEANS RANDEVULARI için mesaj atabilirsiniz:                                 facebook.com/tugce.isinsu, facebook.com/tugceisinsuOFFICIAL

8 Kasım 2013 Cuma

MELEKLER VE YENİ BİR HAYAT...

Kendi kişisel şifanız ve farkındalığınız için “kendinizi affetmeniz” gereken konular:
1.       Şikayet etmek ve şükretmemek
2.       Şüphe duymak
3.       İnanmamak
4.       Empati yapmamak
5.       Suçlayıcı olmak, kendini suçlamak
6.       Saflıktan çıkmak
7.       Öfke
8.       Üzüntüyü çağırmak
9.       Koşullar koymak, zamana fazla takılmak
10.   Sevgiyi unutmak
11.   Hırs
12.   Zaaf
13.   Rekabet
14.   Sinsilik
15.   Vücuda zarar veren şeyleri yapmak, bedenini sevmemek
16.   İnkar ve riya
17.   İmansızlık
18.   Sabrı yitirmek
19.   Negatif üretmek
20.   Melekleri unutmak, güvenmemek
21.   Allah’a itaatsizlik

Bunların tümü için kendinizi affedin ve olumlularını hemen uygulamaya koyun. Kendinizi, evreni, doğayı, melekleri ve Allah’ı sevin, şükredin. Bu listedeki maddeler sizin kendiniz kötü hissetmenize neden olur, başkaları için ve kendi yaşamınız için yine hata yapmanızı da kolaylaştırır. Hata yapmanız doğal ama hatadan dönmeniz de şart. Hem aşırı bencil hem de melek enerjisi ile dolu olunmaz. Yolunuzu şaşırmayın ve Işık’ta kalın. Kötü anılara bol bol “seni seviyorum – teşekkür ederim” deyin. Kötüyü kötü anmak yanlış enerjiyi büyütür.


Meleklerin koruyucu güçlerine inanın. Eğer zor bir durumda yardım dilediniz ama yardım gelmediyse de hemen paniklemeyin. Belki o deneyimin içinde hayrınıza olan detaylar var… Zor bir durum geliştiğinde Başmelek Mikail’i çağırın, onun parlak mavi ışığından sizin için bir koruyucu balon yaratmasını rica edin. O balonun içinde güvende olacaksınız. Yolda yürürken zor durumda olan bir hayvan görürseniz, yine kişisel koruyucu meleğinizden rica edin ve tatlı hayvanı altın-mor-pembe ışıkları olan bir sevgi balonunun içine yerleştirin. O bunu anlayacaktır…

Sürekli melek enerjisi ile çalışmak, bir süre sonra sizi de melek gibi biri yapar:
1.       Daha duyarlı olursunuz.
2.       Bazen uçacak kadar hafiflersiniz.
3.       Daha çok gülersiniz.
4.       Masumiyet artar.
5.       Paraya daha az önem verirsiniz.
6.       Bazen görünmez biri gibi dışarıdan olayları gözlemlersiniz.
7.       Küçük şeyler sizi sevindirir.

Melek enerjisi ile çalışmak kesin olarak duyarlılığı artırır. Daha çok sevgi vermek istersiniz ve insanlarla ilgili sorumluluk alma isteğiniz de artar. Zeki biri bu boyutun tek boyut olmadığını anlar. Zaten kutsal kitaplar da bu konuyu destekliyor. Meleklerle çalışmak zekice ve yaratıcılık da içeren bir konudur. Zamanla daha da derinleşirsiniz. İdealleriniz sizin için daha önemli hale gelir, zamanı da daha doğru kullanırsınız. Size yapılmasını istemediğiniz hiçbir şeyi siz de zaten başkalarına yapmazsınız. Felsefe, mistisizm, idealizm, doğallık sizi cezbeder. Zaten psişik güçleriniz olduğu için meleklerle çalışıyor olabilirsiniz ama olmasa bile bu çalışmalar sizi sezgi anlamında büyük ölçüde zenginleştirir.
Melek enerjisi ile çalıştıkça başkalarının acılarını ve mutluluklarını daha çok hissedeceksiniz. Sıradan insanları tabi ki yine çok seveceksiniz ama onlardan biri olmayacaksınız. Belki de artık sizin de bir misyonunuz olacak. Güzel sanatları ve yaratıcı olmayı daha çok yaşamınızın içinde sokacaksınız. Daha ince fikirli olacaksınız, kimseyi kırmamak için büyük çaba göstereceksiniz. Vizyon almaya başlayacaksınız; görüntüler gözünüzün önüne gelecek. Boyutlararası deneyimleriniz bile olabilir. Mütevazı olacaksınız ve gereksiz eğlenceler sizi sıkacak. Sadece kendiniz için değil başkaları için hem üzülecek hem de çalışacaksınız. Psişik güçlenme için meleklerden her daim yardım isteyin; onlar bunu destekler çünkü bu boyuta biraz da bunun için geliyoruz.
Değerli dostlarınızla biraraya gelip dünyada savaş olan bölgelere ışık, sevgi, şifa ve güç gönderebilirsiniz. Dünyada gereksiz üreme de olmamalı; gelecek nesiller için dünya yine bir öğrenme boyutu olacak. Fazla insan olmamalı, kimse bakamayacağı canlıları dünyaya getirmemeli, sevgi dolu ailelerde çocuklar doğmalı. Aşırı artan nüfus kaos ve zorlukları da beraberinde getiriyor. Dünya boyutu geçicidir. Bu boyutun hakkını verin ama bu boyutu aşabilmek için dünyevi zevkleri abartmayın. Gerçekleşmeyen konular hayrınızadır. Rahat ve olgun olun; dersler çıkarın. Birlik duygusu ile yol alın…
                                           TUĞÇE IŞINSU ile BİREYSEL 
                     "TAROT, GEÇMİŞ YAŞAM ŞİFASI-REGRESYON, MELEK TERAPİSİ, 
     KİŞİYE ÖZEL AŞK-PARA TILSIMI" SEANS RANDEVULARI için mesaj atabilirsiniz:                                 facebook.com/tugce.isinsu, facebook.com/tugceisinsuOFFICIAL

3 Kasım 2013 Pazar

DUALAR ve MELEKLER...

Meleklere yakın olmak için Allah’a yakın olmanız gerekir. Dua bir enerjidir; sizi rahatlatır, huzur verir ve mutlaka Allah duaları duyar. Dua okurken şart koşmayın ve teslim olun. Dua etmek ve ibadet kadar sizi geliştirecek başka bir şey yoktur.
Her gün dua edin…
Her gün iyilik yapın…
Her gün kimsesizler için birşeyler yapın…
Karşılık beklemeden iyilik yapın…
Koruyun, fedakarlık yapın…
Dua ederken Allah’a yakın olursunuz; bu sizi dünyadaki en huzurlu ve güçlü halinize sokar aslında. Dua üstün güç ile konuşma, irtibat ve ilerlemedir. Herkes istediği gibi ibadet eder ve dua eder, kabul eden Allah olacaktır. Siz kendi içsel yolculuğunuza devam edin.
Melek enerjisi ülkemizde popüler oldu olalı; meleklere dua etmek veya etmemek tartışması var. Duayı Siz Allah’a ediyorsunuz ama onun elçileri olan melekler sizin duanıza Allah’ın izni ile cevap verebilir.
Dua ederken mutlaka şükredin…
Dua ederken net ve samimi olun…
Sadece bir amaç veya hedef için dua etmeyin, dua için dua etmek önemlidir…
Başkalarının iyiliği için de dua edin…
Dua ederken kalpten olun.
Dua ederken kendiniz aslında çok daha iyi tanırsınız…
Bazen dua ederken itiraflar da ortaya çıkar…
Toplu haldeki dualara katılın ama mutlaka yalnız da dua edin…
Dua ile hakkınızda hayırlı olanı dileyin.
Dua edin ve evrene güvenin, şüphe ile dua olmaz.
Dualar kişiseldir, hem dini inançlarınızla hem de kişisel tarzımızla dua ederiz.
İman konusuna, dua konusuna herkesi karıştırmayın.


Dua ederken aslında kutsal bir enerjiye gireriz. Allah’a yakın olduğumuz bir andır; dua… Dualarınız belirli ve özel olsun. Doğru enerjiler ile duaya başlayın. Her iki omzunuzdaki melekleri, dua ederken unutmayın. Başmeleklere saygı ile dua edin. Meleklere dua ettiğiniz aman duanızı “olmuş bilin” yani inanın; teslim olun. Şüphe katmayın. Dua ile istek ve beklenti yükünüzü meleklere bırakın. Dualar bütünün, insanlığın, her şeyin hayrına olmalıdır. Melekler üstün bir güç enerjisidir; bu enerjiye itimadınız tam olmalıdır. Dualarınızda Allah’a ve meleklere hem şükran dolu olun, teşekkür edin. Dua etmenin spiritüel gücü sizi her zaman yukarılara taşır. Her şeyin olması gerektiği gibi ve iyi sonuçlanacağını bilin. Kötü diye bir şey yoktur; evrensel düzende her şey her zaman kusursuzdur. Her şey ilahi bir planda olması gerektiği gibi akar; dua etme isteğini hep içinizde bulun. İsteği de zaten içinize yüce Allah koyar…

                                               TUĞÇE IŞINSU ile BİREYSEL 
                     "TAROT, GEÇMİŞ YAŞAM ŞİFASI-REGRESYON, MELEK TERAPİSİ, 
     KİŞİYE ÖZEL AŞK-PARA TILSIMI" SEANS RANDEVULARI için mesaj atabilirsiniz:                                 facebook.com/tugce.isinsu, facebook.com/tugceisinsuOFFICIAL